Fıstığım Benim :)))
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Fıstığım Benim :)))

Resmin yok ama neyse :)
 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Bak yine uyku yok gözümde Zifiriyim bir yerlerde Dur geri döndür beni sende Ölüm olsan götür benide.. İçtiğim şaraptı hayalin Yakar bir cigara biterim Dumanında yitip giderim İçime seni çekerim İçtiğim biraydı hayalin Yakar bir cigara biterim Dumanında yitip giderim İçime seni çekerim off Sensiz kötüyüm beterim Çıkmaz sokağın biriyim Öksüz kaldım yetimim ben.. Sönmüş ateşin külüyüm Zindan oldum hapisim ben.. Sensiz kötüyüm beterim Çıkmaz sokağın biriyim Öksüz kaldım yetimim ben.. Sönmüş ateşin külüyüm Zindan oldum hapisim ben.. İsmin dilimdeki bin keder Bak yine uyku yok gözümde Zifiriyim bir yerlerde Dur geri döndür beni sende Ölüm olsan götür benide.. İçtiğim şaraptı hayalin Yakar bir cigara biterim Dumanında yitip giderim İçime seni çekerim İçtiğim biraydı hayalin Yakar bir cigara biterim Dumanında yitip giderim İçime seni çekerim off Sensiz kötüyüm beterim Çıkmaz sokağın biriyim Öksüz kaldım yetimim ben.. Sönmüş ateşin külüyüm Zindan oldum hapisim ben..

 

 Kıkırdak Tedavisinde Kök Hücre Kullanılmaya Başlandı

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Koray35
Yönetici
Yönetici
Koray35


Mesaj Sayısı : 908
Kayıt tarihi : 07/09/09
Yaş : 34
Nerden : İzmir

Kıkırdak Tedavisinde Kök Hücre Kullanılmaya Başlandı Empty
MesajKonu: Kıkırdak Tedavisinde Kök Hücre Kullanılmaya Başlandı   Kıkırdak Tedavisinde Kök Hücre Kullanılmaya Başlandı Icon_minitimePaz Eyl. 27, 2009 7:40 pm

Kıkırdak Tedavisinde Kök Hücre Kullanılmaya BaşlandI

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji
Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Işık Akgün ve ekibi, Türkiye'de
ilk kez kıkırdak tedavisinde "kök hücre"yi kullanmaya başladı. Ekip,
1,5 ayda 9 kişiyi sağlığına kavuşturdu.

Akgün, yaptığı açıklamada, yanlış yapılan spor ve yaş ilerlemesine
bağlı olarak eklem yüzlerini kaplayan kıkırdağın deforme olmaya
başladığını belirterek, deforme olan veya zedelenen kıkırdakların yavaş
yavaş yok olduğunu ve eklemi iş göremez hale getirdiğini söyledi.

Bunun halk arasında "kıkırdak yenilenmedi" şeklinde ifade edildiğini
dile getiren Akgün, "Aslında kıkırdak kendini yenileyebiliyor, ancak bu
yenilenme çok az miktarda oluşuyor. Eğer kıkırdağınız çok yüksek
düzeyde zedelendiyse bu az olan yenilenme de söz konusu olmuyor" dedi.

Prof. Dr. Akgün, bugüne kadar çok çeşitli kıkırdak tedavi yöntemlerinin denendiğine işaret ederek, sözlerine şöyle devam etti:

"Tedavi yöntemlerinin hepsi belli düzeyde kıkırdak yaratıcı yöntemler
olarak kullanıldı. Ancak sonuçta oluşan kıkırdak, maalesef orijinal
kıkırdak gibi olmadı ve bir süre sonra tekrar bozulmaya başladı. Yeni
arayışlar içine girildi. Bu arayışlardan bir tanesi de hücre üretimi
oldu. 1994'te İsveçli bir doktor tarafından kişilere özel kültürler
oluşturuldu. Sağlam kıkırdaktan yarım santimetrelik bir parça alındı,
laboratuvarda izole edilen kıkırdak hücreleri, çoğaltılmaya başlandı ve
bu hücreler cerrahi girişimle kıkırdağın problemli olan yerine
konuldu."

Akgün, 1994'ten beri uygulanan yöntemin geliştirildiğini ve dördüncü
jenerasyona kadar gelindiğini ancak bu tedavi yönteminin, Türkiye'de
hücrelerin çoğaltılacağı laboratuvar olmadığı için uygulanamadığını
vurguladı.
Türkiye'deki hücresel ürünlerin üretimi için Sağlık Bakanlığından
lisans alabilen ilk ve halen tek kuruluş olan ATİ Teknoloji A.Ş. adlı
laboratuvarın, Karadeniz Teknik Üniversitesi ve özel sektör işbirliği
ile 2 yıl önce kurulduğunu anımsatan Akgün, bu laboratuvar ile hücre
üretimi konusunda bazı çalışmalar yapmaya başladıklarını bildirdi.

Kök hücre uygulanmaya başladı

Prof. Dr. Işık Akgün, ilk olarak İsveç'teki gibi kıkırdak hücresi olan
"kondrosit kültür" oluşturulması için çalıştıklarını ifade ederek,
şunları kaydetti:

"Ancak bu kondrosit kültürleri yaratmaya üçüncü jenerasyondan başladık.
Hastalardan biyopsi ile aldığımız kıkırdakları ATİ'ye gönderdik. Burada
yaklaşık 3 ila 5 hafta içinde hücreler üretildi. Bu hücreler özel üç
boyutlu, jel kıvamında, istenilen şeklin verileceği yumuşaklıkta bir
materyal olan skafolda emdirildi. Ameliyathaneye getirilen skafoldlar,
72 saat içinde hastaya uygulandı.

Ameliyathanede hastanın problemli eklemini - ayak bileği, kalça, omuz
veya diz olabilir - açıyoruz. Kıkırdağın olmadığı bölgeye, bu skafoldu
aynı ebatlarda keserek uyguluyoruz. Bu uygulamada bazen dikiş
koyuyoruz, bazen yapıştırıcı kullanıyoruz. Daha sonra 6 ila 8 hafta
hareketleri serbest bırakarak, basmama ya da destekli basmayla hastayı
izliyoruz. Burada orijinal kıkırdak hücreleri ile vücuttaki orijinal
kıkırdağa yakın kıkırdak oluşuyor. Bu yöntem bütün dünyada uygulanıyor.
Türkiye'de yeni uygulanmaya başladı. Sonuçlarını hep beraber göreceğiz.
Bizim Türkiye'deki
şanssızlığımız bu işe çok yeni başlamak. Ama bu başlama da hızlı gideceğimizi gösteriyor."

Ameliyatlara 1,5 ay önce başladıklarını belirten Akgün, bunların
sonuçlarını vermelerinin bir seneyi bulacağını söyledi. Akgün, yöntemin
bugüne kadar 9 hastaya uygulandığını ifade ederek, "kök hücre"
yöntemini 15-45 yaş arasındaki kişilere ve 2 santimetrekarelik
eksikliklerde uyguladıklarını bildirdi.

Etik kurul sonucu beklenen projeler

Prof. Dr. Işık Akgün, fakülte ile ATİ'nin, kıkırdak ile ilgili çok daha
değişik çalışmaları olduğunu, hastaya daha az zarar veren teknikler
üzerinde çalıştıklarını belirterek, hazırlanan projeleri etik kurullara
sunduklarını kaydetti.
Çalışmaların etik kurullardan onay çıktıktan sonra klinik olarak
uygulanacağını ifade eden Akgün, projeleri kadavralar üzerinde
uyguladıklarını dile getirdi.

Akgün, projeler hakkında da bilgi vererek, şunları anlattı:

"Bunlardan bir tanesi, ATİ'de oluşturulan hastaya özel skafold. Bu, şu
anda dünyada yok. Bu tamamen Türkiye'de yapılan bir materyal. Hastanın
kendisinden üretiyoruz. Hücreleri, bu materyale ekmeye başlayacağız.
Sonra da bu jel kıvamındaki materyali parmağımızla sıvazlayarak eksik
olan bölüme uygulayacağız. Dolayısıyla eklem içinde istemediğimiz bir
kat oluşması, bir girinti oluşması söz konusu olmayacak. Böylece
herhangi bir dikiş materyali de kullanmadan sadece yapıştırıcı
kullanarak bu materyali uygulayabileceğiz. Bunun bir ilerisi,
yapıştırıcı da kullanmadan materyali koyacağız, kendi kendine defekte
yapışacak. Bu ciddi bir gelişme olacak ve hastalar açısından da verimi
olacak."

'Mezenkimal kök hücre' kıkırdakta da devrede

Prof. Dr. IŞık Akgün, diğer bir çalışmanın da hücre ile ilgili olduğunu
belirterek, kontrositlerin, çok özel hücre olduğu için yavaş yavaş terk
edileceğini, asıl önemli olan hücrenin ise "Mezenkimal kök hücre"
olduğunu vurguladı.
"Mezenkimal hücre"nin, bütün hücrelerin, dokuların ana hücresi olduğuna
işaret eden Akgün, "Bu hücreden yeni bir kıkırdak yapabilirsiniz. Bunun
için bazı araştırmalara başladık. Bu hücreyi yağ, adale, kemik iliği,
eklem içindeki sıvılardan elde etme şansınız var. Buradan alacağınız
mezenkimal hücreler laboratuvarda çoğaltılacak. Daha sonra kişiye özel
skafold ile eksik olan bölüme uygulayacağız" diye konuştu.

Kıkırdak sorununa ameliyatsız tedavi

Bunun bir ileri aşamasının, Japonya gibi bazı ülkelerde uygulanan
ameliyat etmeden kıkırdakları tedavi etmek olduğunu dile getiren Akgün,
şu bilgileri verdi:

"Bu nasıl olacak? Kişilerden iğne biyopsisi ile aldığımız mezenkimal
hücreler, laboratuvarlarda çoğaltıldıktan sonra sıvı ortamda bir
enjektöre yüklenecek. Enjektördeki hücreleri eklem içine vererek, bu
hücrelerin defektli noktaya gitmesi sağlanacak. Bunu sağlamak için
Japonya'da bir çalışma var.
Hücreleri manyetik alanla yönlendiren çalışmalar var. Dışarıdan bir
makine koyuyorlar ve manyetik olarak hücreleri oraya doğru
yönlendiriyorlar, aslında ona da hiç ihtiyaç yok. Çünkü mezenkimal
hücrelerin özelliği şudur, nerede bir problem varsa bu hücreler
orayagider, sağlam dokuya gitmez. Diz içine verdiyseniz, nerede
kıkırdak problemi varsa bu hücreler oraya gidecek ve orada yeni
kıkırdak yapmaya başlayacak. Bu geleceğin en büyük çalışması olacak. Bu
çalışma bir kaç ülke ile Türkiye'de de var. Ne mutlu bunu Türkiye'de
başlatmak üzereyiz.

Kireçlenme tarihe karışacak

Işık Akgün, mezenkimal hücrenin enjeksiyonla verilmesinin çok önemli bir aşama olacağına dikkati çekerek, şunları kaydetti:

"Artık diğer yöntemlerle de tedavi edilemez denilen, halk arasında
'kireçlenme' olarak bilinen hastalığı da tedavi edilebileceğiz. Yani
sizin dizleriniz tam deforme olmadıysa, 'O' şeklinde açılmadıysa, çok
gecikmediyseniz, başlangıç veya orta dönemde, kalçaya veya ayak
bileğine mezenkimal hücreler verilerek tedavi edilecek. Yani artık çok
ciddi protez ameliyatları ileri dönemde daha az yapılmaya başlanacak,
belki yapılmayacak. Ama bu tip çalışmaların sonuçları bizi daha fazla
yönlendirecek. Şu andaki düşünceler bile bizi heyecanlandırıyor. Bu işi
başarırsak kişiler gelecekte kıkırdak sorunu olmadan sağlıklı yaşayacak
ve eklemlerini istedikleri gibi kullanabilecek."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
https://birtanem.yetkinforum.com
 
Kıkırdak Tedavisinde Kök Hücre Kullanılmaya Başlandı
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası
 Similar topics
-
» Lazer TV'ler Kullanılmaya Başlanıyor
» 2009 Temmuz Diş tedavisinde yenilik

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
Fıstığım Benim :))) :: GeNeL SaĞLıK :: KıRıK ÇıKıK-
Buraya geçin: