Saygın bilim dergisi Amerikan ' Science', yılın en önemli 10 bilimsel gelişmesini açıkladı. Bir numarada, şimdiye dek sadece ‘DNA'nın yardımcısı' olduğu sanılan RNA molekülünün, aslında hücrelerin patronu olduğunun anlaşılması yer aldı. Uzun zamandır RNA'nın (ribonükleik asit), hücrenin genetik bilgilerini barındıran DNA'ya yardımcı görevi olduğu biliniyordu. Buna göre bazı RNA'lar DNA'lardan gelen emirleri hücrelerdeki protein üretim merkezlerine taşıyıp, oradaki RNA'ların bu emirlere göre amio asitleri proteine çevirmesini sağlıyorlardı. Ancak yeni araştırmalar RNA'nın genlerin işleyip işlememesine karar verebileceğini, hatta tüm bir DNA serisini yok edebileceğini gösterdi. Yeni bulgulara göre RNA, hücre bölünmesinde de ciddi bir role sahip olabilir. RNA'ların işleyişinde bir aksaklık kansere yol açabilir. Kanser ve diğer hastalıkların tedavisinde gözler RNA'lara çevrildi.
Dergide ilk 10'unu oluşturan diğer gelişmeler ise sırasıyla şöyle:
· Elektron nötronlarının tip değiştirebileceğinin bulunması.
· Giderek artan sayıda yaşam formunun gen haritasının çıkarılması.
· Evrenin sürekli genişleyeceği teorisinin ortaya atılması.
· Lazer ışınıyla çekilen fotoğraflarla atomun iç işleyişinin incelenebilmesi.
· Deri ve ağızda bulunan proteinlerin hem kimyasal tatlara hem de ısıya cevap verdiğinin keşfedilmesi.
· Elektron mikroskopları sayesinde hücre içindeki tek bir proteninin üç boyutlu moleküler yapısının incelenmesi.
· 'Uyarlanır optikli' teleskoplarla kainatın daha net bir biçimde gözlenmesi.
· Gözün retinasında görme sisteminden ayrı işleyen ve vücut saatini ayarlayan hücrelerin varlığının tespit edilmesi.
· Batı Afrika'da bulunan en eski insan fosiliyle, atalarımızın 7 milyon yıl öncesinde yaşadığının ortaya çıkarılması. Bu yıla kadar bilinen en eski insan fosili 3.2 milyon yıllıktı.